20 Temmuz 2012 Cuma

UNUTULAN SECDE VE TEŞEHHÜDÜN KAZASI


1251- Namazdan sonra unutulan secde ve teşehhüdü kaza etmek için, beden ve elbisenin temiz olması, kıbleye doğru yönelmek gibi namazın bütün şartlarının mevcut ol-ması gerekir.
1252- Secde veya teşehhüt bir kaç defa unutulursa, meselâ bir secde birinci rekâttan, bir secde de ikinci rekâttan unutulursa, namazdan sonra her iki secdenin kazası onlar için gerekli olan sehiv secdeleriyle birlikte yerine getirilmelidir; fakat kaza edilirken hangisinin kazası olduğunu belirtmek gerekmez.
1253- Bir secde ile teşehhüt unutulursa, farz ihtiyat gereği önce unutulan önce kaza edilir. Hangisinin önce unutulduğu bilinmezse, ihtiyat edilerek önce bir secde, sonra bir teşehhüt ve daha sonra diğer bir secde yapılmalı veya sırasıyla bir teşehhüt ve bir secde ve daha sonra diğer bir teşehhüt getirilmelidir. Böyle yapılmasının nedeni, unutulan secde ve teşehhüdün tertip üzere yapıldığından emin olmak içindir.
1254- Önce secde unutulmuş düşüncesiyle ilk olarak o kaza edilir; ancak teşehhüt okunduktan sonra önce teşehhüdün unutulduğu anlaşılırsa, farz ihtiyat gereği, secde yeniden kaza edilmelidir. Yine önce teşehhüt unutulmuş zannıyla ilk olarak onun kazası edilir; ancak secdeden sonra önce secdenin unutulduğu anlaşılırsa, farz ihtiyat gereği teşehhüt tekrar okunmalıdır.
1255- Namazın selâmı ile secde veya teşehhüdün kazası arasında, namazda kasten veya yanılarak yapıldığı takdirde namazı batıl eden kıbleye sırt çevirmek gibi bir iş yapılırsa, secde ve teşehhüt kaza edilmelidir ve kılınan na-maz sahihtir.
1256- Namazın selâmı okunduktan sonra, son rekâtta bir secdenin unutulduğu anlaşılırsa, unutulan secde kaza edilip sonra da iki sehiv secdesi yapılmalıdır. İster namazı batıl eden bir iş yapılmış olsun, ister yapılmamış olsun fark etmez. Eğer son rekâtın teşehhüdü unutulursa, teşehhüt kaza edilmeli ve sonra iki sehiv secdesi yapılmalıdır.
1257- Namazın selâmı ile secde veya teşehhüdün kazası arasında, sehiv secdesini gerektiren bir iş yapılsa [bile], örneğin yanılarak konuşulursa, secde veya teşehhüt kaza edilmelidir.
1258- Secde ve teşehhütten hangisinin unutulduğu bi-linmezse, farz ihtiyat gereği her ikisi de kaza edilmelidir; hangisi önce yapılırsa, sakıncası yoktur ve bir defa sehiv secdesi de yapılmalıdır.
1259- Secde veya teşehhüdün unutulup unutulmadığından şüpheye düşülürse, kaza etmek farz olmaz.
1260- Secde veya teşehhüdün unutulduğu bilinir ancak sonraki rekâtın rükûsundan önce yerine getirilip getirilmediği hususunda şüpheye düşülürse, farz ihtiyat gereği kaza edilmelidir.
1261- Secde veya teşehhüdü kaza etmesi gereken bir kimse üzerine başka bir işten dolayı sehiv secdesi de farz olursa, namazdan sonra önce secde veya teşehhüt kaza edilmeli ve daha sonra sehiv secdesi yerine getirilmelidir.
1262- Namazdan sonra unutulan secde veya teşehhüdün kaza edilip edilmediğinden şüpheye düşülürse, namazın vakti geçmemişse, secde veya teşehhüt kaza edilmelidir. Namazın vakti geçmişse, farz ihtiyat gereği secde veya teşehhüt kaza edilmelidir.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder